Yaz ayının başlamasıyla beraber Türkiye’de meydana gelen orman yangınları, ülkenin çeşitli bölgelerinde telafisi güç çevresel etkiler yaratmıştır. Orman yangınları özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerinde yoğunlaşmış, Marmaris, Bodrum, Manavgat, Milas ve Antalya gibi turistik ve ormanlık alanlarda ciddi hasarlara neden olmuştur. Son olarak 20 Haziran’da Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde başlayan anız yangını, rüzgarın etkisiyle hızla yayılarak Mardin ve Diyarbakır illeri arasında kalan çok sayıda mahalleyi etkisi altına almış, ekipler ve vatandaşların çabasıyla güçlükle kontrol sağlanmıştır. Yangına müdahalede yaşanan gecikme ve yangının hızla yayılması sonucunda15 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Diyarbakır’da 8.000 dönüm, Mardin’de ise 7.000 dönüm arazi ciddi hasar görmüş, çok sayıda hayvan telef oluşmuştur. Ne yazık ki bu yangınlar, sadece doğal yaşamı değil, aynı zamanda insan hayatını da tehdit ederek can ve mal kayıplarına neden olmuştur.

2023 yaz ayında çıkan yangınlar, 2021 ve 2022 yıllarında yaşanan büyük yangın felaketlerinin ardından, Türkiye’nin yangınlarla mücadeledeki zorluklarını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Resmi verilere göre, bu yangınlar sonucunda binlerce hektar ormanlık alan kül olmuştur. Örneğin, sadece Marmaris ve çevresindeki yangınlarda yaklaşık 8,000 hektarlık bir alan zarar görmüştür. Bu yangınlar, bölgedeki biyolojik çeşitliliği tehdit etmekte ve ekosistem dengelerini bozmakta, aynı zamanda yerel ekonomiye ve tarım faaliyetlerine de olumsuz etkiler yapmaktadır.

Yangınla Mücadelede Zaaflar

Türkiye’de son yıllarda artan orman yangınları, yangınla mücadele konusundaki eksiklikleri ve zaafları da gözler önüne sermiştir. Bu alandaki yanlış uygulamalar ve yetersiz hazırlıklar, yangınların büyümesine ve kontrol altına alınmasında gecikmelere neden olmaktadır. Erken uyarı ve müdahale sistemlerindeki yetersizlikler, ekipman ve personel eksiklikleri, koordinasyon ve süreç yönetimindeki sorunlar, iklim değişikliğine karşı hazırlıksız olma, toplumsal bilinç ve eğitim eksikliği gibi her biri kendi başına ciddi sorun olabilecek durumların bir arada yaşanması problemi daha da büyütmüştür.

Yangınların erken tespit edilmesi ve hızlı bir şekilde müdahale edilmesi hayati öneme sahiptir. Ancak, Türkiye’de orman yangınlarının erken tespiti için gerekli olan teknolojik altyapı ve sistemlerin yetersizliği ciddi bir sorun oluşturmaktadır. Yangın tespitinde kullanılan insansız hava araçları (İHA) ve yangın gözetleme kulelerinin sayısının yetersiz olması, yangınların büyümesine neden olmaktadır. Özellikle yangın söndürme uçakları ve helikopterlerinin sayısının yetersizliği, yangınların geniş alanlara yayılmasını engellemede büyük bir zorluk yaratmaktadır. Ayrıca, yangınla mücadelede görev alan personelin sayısının ve eğitim düzeyinin yetersizliği, müdahalenin etkinliğini azaltmaktadır. Yangınla mücadelede etkili bir koordinasyon ve yönetim sağlanamaması, müdahale süreçlerinde aksamalara yol açmaktadır. Yerel yönetimlerle merkezi yönetim arasındaki koordinasyon eksiklikleri, kaynakların etkin bir şekilde kullanılmasını engellemektedir. Ayrıca, yangın bölgelerinde hızlı ve doğru kararlar alınması gereken durumlarda bürokratik engeller, müdahale hızını düşürmektedir. Diğer taraftan, iklim değişikliği nedeniyle artan sıcaklıklar ve uzun süren kuraklık dönemleri, orman yangınlarının daha sık ve şiddetli olmasına neden olmaktadır. Ancak, bu yeni duruma uyum sağlayacak uzun vadeli stratejilerin ve hazırlıkların yapılmaması, yangınlarla mücadelede büyük bir zafiyet oluşturmaktadır. İklim değişikliğinin getirdiği risklere karşı alınması gereken önlemler ve uyum stratejileri konusunda yetersiz kalınmaktadır.

Toplumun orman yangınları konusundaki bilinç düzeyinin düşük olması ve yangın risklerine karşı yeterince eğitilmemesi, yangınların çıkma olasılığını artırmaktadır. Bunun yanı sıra orman yangınlarıyla mücadelede çok sayıda eksiklik ve zaaf bulunmaktadır. Bu eksikliklerin giderilmesi ve daha etkili stratejiler geliştirilmesi, gelecekteki yangın felaketlerinin önlenmesi ve doğanın korunması açısından hayati önem taşımaktadır. Orman yangınlarının önlenmesi ve erken müdahale konusunda teknolojik altyapının güçlendirilmesi, personelin eğitilmesi, koordinasyonun artırılması, toplumun bilinçlendirilmesi için daha fazla yatırım yapılmasının yanında eğitim ve farkındalık kampanyasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Ormanlık Alanların İmara Açılması

Türkiye’de ormanlık alanların imara açılması, çevresel ve sosyal açıdan büyük tartışmalara neden olan bir konudur. Ormanların imara açılması, doğal ekosistemlerin tahrip olmasına, biyolojik çeşitliliğin azalmasına ve iklim değişikliği etkilerinin artmasına yol açabilir. Bu politikaların arkasında genellikle ekonomik kalkınma ve turizm yatırımları gibi nedenler yatmaktadır. Özellikle kıyı bölgelerinde bulunan ormanlık alanlar, turizm tesisleri, oteller ve yazlık konutlar için cazip alanlar olarak görülmektedir. Bu alanların imara açılması, kısa vadede ekonomik getiriler sağlasa da, uzun vadede topluma çevresel maliyetlerinin yüksek olması kaçınılmazdır.

Türkiye’de ormanların imara açılmasına yönelik yasal düzenlemeler, genellikle ormanların korunması ve sürdürülebilir kullanımı ilkeleriyle çelişmektedir. 2021 yılında yürürlüğe giren “Turizmi Teşvik Kanunu” gibi bazı yasal düzenlemeler, turizm yatırımları için ormanlık alanların imara açılmasını kolaylaştırmıştır. Bu düzenlemeler, orman ekosistemlerinin korunmasını zorlaştırmakta ve çevresel tahribatı artırmaktadır.

Yanan Alanlara İmar İzni Verilmesi

2021 yılında çıkan büyük yangınların ardından, Marmaris ormanları ciddi zarar görmüştür. Bu bölgedeki ormanlık alanların bir kısmının, yangın sonrasında turizm ve konut projeleri için imarına izin verilmesi plnlanmıştır. Bu durum, çevrecilerin ve yerel halkın tepkisini çekmiştir. Yangınların ardından ormanların yeniden ağaçlandırılması yerine, bu alanların yapılaşmaya açılması, doğal yaşam alanlarının geri dönüşümsüz kaybına neden olmuştur. Bodrum, Türkiye’nin en popüler turistik bölgelerinden biridir. Ancak, son yıllarda ormanlık alanların turizm tesisleri ve lüks konut projeleri için imara açılması, bölgedeki doğal güzelliklerin yok olmasına yol açmaktadır. Bodrum’daki ormanlık alanların imara açılması, çevresel tahribatın yanı sıra, su kaynaklarının tükenmesi ve doğal yaşamın zarar görmesi gibi sorunlara yol açmıştır. İstanbul’un kuzeyinde yer alan Kuzey Ormanları, kentin en önemli yeşil alanlarından biridir. Ancak, bu bölgedeki ormanlık alanlar, yeni havalimanı ve üçüncü köprü gibi büyük altyapı projeleri için imara açılmıştır. Bu projeler, bölgedeki ormanların büyük ölçüde yok olmasına ve ekosistemlerin ciddi şekilde zarar görmesine neden olmuştur. Ormanlık alanların imara açılmasının, doğal ekosistemlerin tahrip olmasına ve biyolojik çeşitliliğin azalmasına neden olacağı bilinen bir gerçektir. Bu durum, iklim değişikliğiyle mücadeleyi de zorlaştırır ve yerel halkın yaşam koşullarını olumsuz etkiler. Ayrıca, ormanların yok edilmesi, su kaynaklarının azalmasına ve erozyon riskinin artmasına da yol açar.

Türkiye’de ormanlık alanların imara açılması, çevresel, ekonomik ve sosyal açıdan birçok olumsuz etkiye sahiptir. Kısa vadeli ekonomik getiriler uğruna yapılan bu uygulamalar, uzun vadede geri dönülmesi zor çevresel tahribatlara yol açmaktadır. Bu nedenle, ormanların korunması ve sürdürülebilir kullanımı için daha katı yasal düzenlemeler ve politikalar geliştirilmesi gerekmektedir. Ormanların imara açılması yerine, doğal alanların korunması ve ağaçlandırma projelerinin desteklenmesi, geleceğimiz için hayati önem taşımaktadır.

Tanıtımlar
Künye
MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ ADINA SAHİBİ
Ziya Haktan Karadeniz
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Evrim Aksoy
BÜLTEN YAYIN KOMİSYONU SORUMLU YÖNETİM KURULU ÜYELERİ
Burcu Başpişirici
YAYINA HAZIRLAYAN
Orhan Bilikvar
YAYIN TARİHİ
5 MART 2025
YÖNETİM YERİ
MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi Anadolu Cad. No: 40 K: M2 Bayraklı - İZMİR
Tel: (232) 462 33 33
Faks: (232) 486 20 60
www.mmo.org.tr/izmir
Yerel Süreli Yayın
MMO İzmir Şube yayın organı MMO üyelerine ücretsiz gönderilir.
Gönderilen yazıların yayınlanıp
yayınlanmamasına, TMMOB Makina
Mühendisleri Odası İzmir Şubesi
Yönetim Kurulu karar verir.
Yayımlanan yazılardaki sorumluluk
yazarlarına ilan ve reklamlardaki sorumluluk ilanı veren kişi veya kuruluşa aittir.
Bülten’e gönderilen çeviri yazıların kaynağı mutlaka belirtilir. Gönderilen yazılar, yazarlarına geri verilmez.
Bu web sitesi çerez kullanmaktadır
Sitemizin çalışması için gerekli olan çerezleri kullanıyoruz. Siteyi kullanmaya devam ederek bunları kabul etmiş olursunuz.
Bizi Takip Edin
MMO İZMİR
MMO
TMMOB